Dünya ekonomisini, en az gelişmiş çevre ülkesinden en gelişkin olanına kadar izleyip eğilimleri belirlemeye, yaklaşan riskleri ve fırsatları saptayarak uyarılar yapmaya, kısaca dünya kapitalizmine yol haritası çizmeye çalışan Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) Nisan 2017 raporu merakla bekleniyordu. Özellikle Türkiye için öngörüleri…
Nisan ortasında yayımlanan raporun Türkiye açısından en önemli yanı, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yeni milli gelir hesaplama yönteminin IMF tarafından onayı oldu. Milli gelirin eksik hesaplandığı savıyla yeni bir yöntem ve yeni büyüme oranları hesaplayan TÜİK, milli gelirde dolar bazında Türkiye’nin yüzde 20 daha fazla ürettiğini öne süren bir sonuca ulaşmış, buna göre dolar bazında da milli gelir ve kişi başına gelir verilerinde revizyona gitmişti. Buna yurt içinde çeşitli politik ve bilim çevrelerinin yaptığı eleştiriler, anlaşılmış bulunuyor ki IMF tarafından dikkate alınmadı. IMF artık TÜİK’in yeni milli gelir verilerini kayda geçirdi, onları kullanıyor.