Saadet Derviş (Saada Darwich), iki çocuğu ve babası ile birlikte Suriye’nin kuzeyinde Kürtlerin kontrolündeki Rojava bölgesinden Türkiye’ye geçecekti. Kocası birkaç ay önce Türkiye’ye gitmişti. Bu bir nevi Irak-Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) saldırı altında tuttuğu bölgeden kaçıştı. 18 Mayıs akşamı Derik bölgesinden Türkiye sınırına yaklaştı. Şırnak'ın Cizre ilçesine bağlı Kuştepe köyü Şabaniye mezrasında Türk askerleri tarafından fark edildiklerinde hepsi birden el sallayıp geçmek istediklerini söylemeye çalıştılar. Buna rağmen Akrep tipi zırhlı araçtan ateş açıldı ve 30 yaşındaki Derviş karnından vuruldu. 6-7 yaşlarında iki çocuğu ve babasının gözleri önünde can verdi. Askerler 2 saat boyunca baba Mithat Derviş’in yerde yatan kızını Türkiye tarafına geçirmesine izin vermedi. Saat 23.00 sularında Mithat Derviş tehditlere aldırmadan cesedi sürükleye sürükleye zırhlı aracın yanına götürdü. Nihayet çağrılan bir ambülansla cenaze Cizre Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Otopsinin ardından Derviş’in cenazesi, 19 Mayıs’ta İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Hikmet Öz gözetiminde tel örgülerin diğer tarafındaki yakınlarına teslim edildi ve Derik’te toprağa verildi.
Yine 18 Mayıs’ta Rojava’nın Dirbesiye bölgesinden Kızıltepe-Şenyurt’a geçmeye çalışan Haseki doğumlu 14 yaşındaki Ali Özdemir de yine askerlerin açtığı ateş sonucu şakağından vuruldu ve iki gözünü kaybetti. Türkiye’de yaşayan Özdemir 15 gün önce anneannesini görmek için Dirbesiye’ye gitmişti. Sınır bölgesinde akraba ziyaretleri öteden beri mayınlı alanlarda teller aşılarak yapılıyor. Bölge halkının literatüründe bu kaçak geçiş olsa da yasadışı değil!